24 Nisan 2014 Perşembe

Hostgator web hosting değerlendirmesi

Şehr-i Arslan blogunu her ne kadar kolaya kaçıp blogspot adresinde açmış olsam da son iki yıldır yaptığım web sitelerini web hosting sağlayan hostgator firmasında açtığım hesapta kuruyorum. Bir süredir kullanıcısı olduğum ve servisinden de memnum olduğum hostgator hakkında bir değerlendirme yapacağım.

Hostgator muhtemelen dünyanın en popüler web hosting firması. Firma çeşitli ihtiyaçlara cevap verebilecek 3 çeşit web hosting planı sunuyor: Hatching Plan, Baby Plan ve Business plan. Hatching Plan hesapınızda sadece bir domain adresi tutabiliyorsunuz ve fiyat ayda $3.96'dan başlıyor. Baby Plan hesabı ayda $6.36'dan başlıyor ve sınırsız sayıda web sitesini içinde barındırabiliyor. Hatching Plan ve Baby Plan'de shared SSL sertifikası sistemi kullanılıyor. Business Plan ise hem domain konusunda sınırsız hem de ücretsiz özel SSL ve IP sağlıyor. Her üç planda da sınırsız sabit disk alanı ve bant genişliği var.

Eğer HostGator'da hesap açacaksanız, hesabı bir hostgator coupon (hostgator kupon) ile açın. Hostgator coupon size yüzde 25 indirim olarak dönecek. Eğer hostgator kuponu arıyor iseniz şunlari kullanabilirsiniz : HOSTGATORKUPONU01 ya da HOSTGATORKUPONU02. 

Eğer Hostgator'ı önce bir denemek istiyorsanız hesabını açarken aylık ödeme seçeneğini seçerseniz HOSTGATORKUPONU02'yi kullanın. Bu 9.94 USD indirim ki size Hostgator'ı birkaç sente bir ay deneme şansı sunar. Ama ikinci aydan itibaren 9.94 USD ödemeye devam edersiniz. Hostgator rüştünü kanıtlamış bir hosting firması olduğundan en az 6 aylık peşin ödemeyi seçmenizi şiddetle tavsiye ederiz. Böylece hem aylık ödeme miktarı az olur hem de bunun üzerine bir de 25% indirim alırsınız. Bu durumda ise HOSTGATORKUPONU01'yi kullanın.

Kuponu kullanmak için:

1 - Hostgator sitesine gidin.
2 - Yukarıda bahsettiğimiz hostgator web hosting planlarından size uyanını seçin.
3 - Ya daha önceden sahip olduğunuz domain adresini girin ya da yeni almak istediğiniz adresi girin.
4 - Ekrandaki %20 discount code yerine, yukarıdaki 25% discount code'u (hostgator coupon HOSTGATORKUPONU01) girin. (Eğer 1 ay deneyecekseniz HOSTGATORKUPONU02'yi kullanabilirsiniz).
5 - Ödemenizi yapıp, hesabınızı açın.


Hostgator'ın hem CPanel'i hem de bu panelde sağladığı otomasyon oldukça sağlam. Pek internet ve web sitesi konularına aşina değilseniz bile kullanabileceğiniz basitlikte fonksiyonlar var. Ücretsiz site kurucusu (Free Site Builder) ile basit adımlarda WordPress, Joomla, Drupal, RoundCube, phpBB, gibi platformları kurup bunlar üzerinde sitenizi oluşturmaya başlıyorsunuz. Yani örneğin www.benimsevimliblogum.com sitenizi HostGator'da kurmak için WordPress'i tıklaya tıklaya kurma şansınız var. Hiç internetten anlamayan insanlar için harika bir servis.

Peki Hostgator'ın kullanıcı desteği nasıl? Hostgator'da ilk sitemi açarken bir problem yaşamıştım. HostGator hesabımı İstanbul'da, Singapur bankasının kredi kartı ile ödeyip, fatura adresi olarak Singapur'u verince kredi kartı yolsuzluğu algoritmalarına takılmıştım. Bu süreç içinde de bu işin tekniğinden anlamama rağmen hostgator'ın kullanıcı desteğine olması gerekenden çok daha erken gereksinim duymuştum. LiveChat servisleri de oldukça sağlam. Web işinin tekniğinden anlıyorsanız pek desteğe ihtiyacınız olmayacak ama eğer web işine yeni giriyorsanız müşteri desteği iyi bir hosting firması seçmeniz önemli. O nedenle hostgator'ı kesinlikle tavsiye ederim.

Maskotu şu yukarıda görünen "şirin" timsah olan HostGator, dünyanın en popüler web hosting firmalarından biri.
Tabii web hosting firması seçerken en önemli kriterlerden biri de performans. Sitenizi performansı iyi bir sunucu ağında tutmanız oldukça önemli yoksa açılmayan ve yavaş sayfalardan oluşan bir sitenin webde tutunması zor. Hostgator bu konuda çok çok iyi. Zaten 99.9% uptime garantileri var. Serverlarındaki yükün (load) hiç anlamlı büyüklükte bir değere çıktığını görmedim ki bu da oldukça güçlü bir altyapıya işaret. Hostgator firması sırf performans işi ile uğraşan 850 elemana sahipmiş, bu nedenle performansa yatırım en ğst düzeyde.

Web hosting seçerken dikkat etmeniz gereken bir kriter de transfer. Bluehost örneğin domain transferinden 99 USD alıyor. Hostgator ise ücretsiz transfer sunuyor.

Sonuçta eğer performansı iyi, güvenilir, müşteri desteği hızlı, kısacası sağlam bir web hosting firması arıyorsanız hostgator en iyi alternatiflerden. Bugün 9 milyondan fazla web sitesi bu firmanın altyapısında tutuluyor.

22 Nisan 2014 Salı

Uzak Asya'nin her mideye hitap etmeyen lezzetleri

Uzak Asya'nın mutfağı midesine düşkün olanlara tam bir ziyafet sunuyor. Çin mutfağından Tayland mutfağına uzanan geniş yelpazede yüzlerce güzel yemeğin olduğu bu zengin coğrafyada turizmin önde gelen katalizötlerinden biri de yemek kültürü.

Fakat bu zengin kültürün sınırları, Dünya'nın bize coğrafya ya da kafa olarak yakın tarafının sınırlarından oldukça geniş. Biz oldukça sınırlı sayıda hayvan türünü tüketirken örneğin Uzak Doğuda sayısız hayvan ve börtü-böcük türü masaları süsleyebiliyor. Asya'nın bu maceracı turistlere hitap eden extreme mutfağının önde gelen yemeklerini burada derledik.

Tayland Böcek Seyyar Satıcıları

Yolunuz Tayland'a düşerse bu enteresan yemek çeşidini mutlaka göreceksiniz (görmedi iseniz hangi Tayland'a yolunuz düştü?). Sokaklarda seyyar satıcı arabalarında satılan çekirge, bambu kurtçuğu, hamam böceği (sizin mutfaktaki türü değil), arı ve karınca yumurtası gibi yiyecekler bir arada çoğuna göre iğrenç ama ilginç bir görüntü sunarlar. Her ne kadar görünüşleri kötü olsa da bu böcekler zengin protein ve mineral depoları. Tayland'ın kafadan kontak gece hayatında içkiyi fazla kaçırdıktan sonra birçok batılı (Tayland'a göre batı ki bizi de kapsar), bu şeyleri tatmıştır.

Biz çok maceracı değiliz, çekirgeyi ve bambu lavralarını denedik, tam not verdik. Hamam böceğine elimiz gitmedi ama yiyenlerden tadının güzel olduğunu, hele hele de karnı yumurta dolu olanların leziz olduğunu duyduk ve kustuk. Bu arada bunu genelde kuzey-doğu Taylanddan göçenler tercih ediyor, ben Bangkok'un yerlisinin yediğini görmedim.

Seç, beğen ve al. Yiyorsa ye.
Kopi Luwak

Efendim, Endonezya dolaylarından gelen bu kahve türü (kopi kahve demek), tarladan sofranıza ulaşmadan önce bir misk kedisinin (civet) sindirim sisteminden geçiyor. Tarladan toplanan kahve çekirdekleri bu hayvanatlara yediriliyor. Bu misk kedilerinin öğütemediği çekirdekler kakalardan toplandıktan sonra (umuyoruz) yıkanıyor ve elaleme süper pahalı fiyatlardan satılıyor. Her ne kadar Endonezyalı üreticiler bize bu kaka kahvelerinin doğadan az miktarda toplandığını yutturmaya çalışsalarda, kafeslerde hapsedilmiş hayvanların bulnduğu ticari çiftliklerde bol bol üretilen bir kahve bu.

İnsan bir hayvanın kakasından kahve ayıklayıp neden içer diye sorarsanız, olayın hikayesi şöyle. Eskiden Endonezya Hollanda sömürgesi iken kahve tarlalarında çalışan Endonezyalıların bu kahvelerden içmesi yasakmış. Adamlar da ne yapsın, tarlalardan kahve aşıran hayvanların dışkılarından çıkan bu kahve çekirdeklerinden kahve yapmışlar kendilerine. Ama zaman içinde bir şekilde Hollandalılar bu kahvenin daha lezzetli olduğunu keşfedince olay lüks bir tüketime dönmüş.

Kopi Luwak.
Kuş Yuvası Çorbası (Bird’s Nest Soup)

Zamanında bir insanoğlu ne çekip de kuşların salyaları ve çalı çırpı ile yaptığı yuvalarından çorba yapmayı akıl etmiş bilemiyoruz ama kuş yuvası çorbası Uzak Asya'da popüler ve aranan bir yemek. Denemedik, denememeye kararlıyız.

Kuş Yuvası Çorbası (Bird’s Nest Soup)
Tavuk Kanı (Chicken Blood)

Filipinlerde popüler olan bu şişe geçirilmiş siyah ve tofumsu yiyecekler tavuk kanından yapılıyor. Bol bol demir içeren kanın tadı metalimsi ama bu yemek hiç de o kadar kötü değil. Aslında suratına bir yumruk yedikten sonra kendi kanlarını tadanlar bu ilginç yemeğin tadını az çok tahmin edeceklerdir.

Tavuk Kanı (Chicken Blood)
Karınca Yumurtası Çorbası (Ant Egg Soup)

Vietnam gibi Güneydoğu Asya ülkelerinde bulabileceğiniz bu ilginç yemek de ne ulan diyenlere bu dünyada havyar diye bir haltın olduğunu hatırlatalım. Onun yumurtası oluyor da bunun neden olmasın. Aslında konsept aynı. Ama bu yemek havyar gibi tuzlu değil (yani hem pahalı değil hem de gerçekten tuzu az). Tadı ekşi.

Hachinoko

Japonya'da efendim arı lavralarından yapılan bu yemek göze hitap etmesede mideye hitap eden bir lezzet. Aslında börtü-böcek yemeye yeni başlayacaklara tavsiyemiz hachinoko. Lavralarda bacak, kafa falan olmadığından o çekirge falan yerken hissedilen garip kıtır kıtır his bu yemekte yok.

Hachinoko
Tarantula

Göze hitap etmeyen derken bu yemeğin üzerine hiçbir yemek su dökemez. Kamboçyada popüler olan bu yemeğin Pol Pot soykırım yaparken ormanlara kaçan Kamboçyalıların ser sefil bir halde mecburen keşfettiğini duymuştum, doğru mudur bilmem. Bir böcek yiyen klasiğine kaçacağız ve tadının tavuk ile balık (morina balığı) arası olduğunu söyleyeceğiz. Aslında birçok böcük eti tavuk tadında ama bu onları yiyebilirsiniz anlamına gelmiyor.

Yağda kızarmış tarantula
Sarhoş Karides (Drunken Shrimp)

Biz prensip olarak canlı hayvan ya da böcek yemiyoruz. O nedenle bu ve bundan sonraki yemeği denemedik. Adından da anlaşılabileceği gibi karidesler alkol içinde. Ama buradaki "sarhoş" mecazi değil. Zavallı hayvancıklar canlılar ve sarhoş sarhoş yüzüyorlar. Siz de bunları yiyorsunuz. Bu çocukluğumuzdaki masallardaki çocuk yiyen canavarlar gibi birşey oluyorsunuz. Yemeyiniz, yiyenleri kınayınız.

Sarhoş Karides (Drunken Shrimp)
Canlı Ahtapot (Live Octopus)

Dost ve kardei ülke Kore'nin ahtapotlara hiç de dostça davranmadığı bu yemek basit: canlı bir ahtapot. Çubuğa sarıp yutuluyor. Canını kurtarma derdindeki ahtapotların her sene hatrı sayılır miktarda obur insanı canlı canlı soluk borularına kaçarak tahtalıköye yolladığını da belirterek içinize su serpelim. Tehlikeli ve vahşet bir yemek.

Canlı Ahtapot (Live Octopus)
Balut

Bildiğiniz haşlanmış yumurta gibi görünen bu yemeğin bilmediğiniz ayrıntısını ben gagayı ilk ısırdığımda dehşetle farketmiştim. Adamlar içinde bayağı gelişmiş bir ördek cenini olan ördek yumurtasını haşlıyorlar. İğrenç görünse de maalesef çok lezzetli bir yiyecek.

Beondegi

Koreliler ipek böceği lavralarını yiyor efendim. Bu yemeğe de Beondegi diyorlar. Börtü böcek yerken bacak ve kafaların ağızda kırılmasından hazzetmeyecekler için hachinoko gibi iyi bir alternatif.

Beondegi
Durian

Listemizdeki tek meyve olan Durian, Uzak Asya'da meyvelerin kralı olarak biliniyor. Bir İngilizin "umumi helada puding yemek gibi" diye tanımladığı durian meyvesi yeme deneyiminin cesaret isteyen tarafı kokusu. Bu meyveyi mesela Singapur'da metroya sokmazlar. Uçağa da almazlar. Bir fena kokar. Seven çok sever, nefret eden de tam nefret eder. Ben Anadolu'dan kopup gelip de bunu seven az sayıda elemandan biriyim. İçindeki kremalı puding tadındaki meyvesi mükemmel.


Durian kokusunun ne kadar ciddi bir problem olduğunu yukarıdaki Singapur metro levhasında
görebilirsiniz.


21 Nisan 2014 Pazartesi

Dünyanın en eşsiz skuba dalış noktaları

1 - Silfra Çatlağı - İzlanda

Hiç iki kıta arasında skuba dalışı yaptınız mı? Eğer yapmadı iseniz bunu İzlanda'nın Thingvellier Doğa Parkındaki Silfra Çatlağında deneyimleyebilirsiniz. Çatlak Þingvallavatn Gölü içinde. Amerikan ve Avrasya kıta plakaları arasındaki bu çatlaktaki su dünyadaki en berrak su kütlelerinden biri. Bölgenin eşsiz yapısı iki kıta plakasını birbirinden yılda birkaç santimetre ayıran kıta kayması sonucu oluşmuş. Berrak suların sırrı ise buzullardan gelen suyun lav tabakalarında filtrelendikten sonra göle akmasından. Burada skuba dalış yapmanın en eşsiz yanı suyun inanılmaz berraklıkta olmasından dolayı oluşan görüş mesafesi ve vertigo hissi.

Aşağıda Silfra Çatlağında skuba dalışı ile ilgili çok güzel bir video var.

 
Silfra Crack Iceland Wethorse on Vimeo.

Yonaguni - Japonya

Uzaylıların mı, eski kaybolmuş bir uygarlığın mı yoksa doğanın mı bir eseri olduğu konusunda tartışma konusu olan Yonaguni Anıtı denizin altında düzgün basamaklardan oluşan kaya formasyonları. Kimileri bunun binlerce yıllık kayıp bir şehir olduğunu düşünürken birçok bilimadamı bu formasyonların her ne kadar insan elinden çıkmış gibi doğal olduğu konusunda hemfikir. Bize sorarsanız Prometheus'taki elemanın dediği gibi "Tanrı düz çizgiler çizmez" diye cevap verebiliriz. Her ne kadar eşsiz bir skuba dalış noktası olsa da Yonaguni güçlü akıntı ve dalgalar yüzünden sadece tecrübeli dalışçıların dalabileceği zor bir dalış noktası.


Banua Wuhu -  Endonezya

Endonezya her ne kadar eşsiz dalış noktaları konusunda fazlaca zengin olsa da sualtında yer alan bir volkandan çıkan sülfür yüklü köpükleri ile Banua Wuhu ülkenin en eşsiz ve heyecan verici dalış noktası muhtemelen. Sulewasi'nin kuzeyindeki bu yanardağ zamanında deniz seviyesinden 90 metre yüksekte imiş ama ard arda meydana gelen patlamalarla su altına gömülmüş ve bugün suyun 5 metre altında. Uzayda başka bir gezegenin denizinden imiş gibi duran oldukça "yabancı" sualtı manzarasının yanında bol bol balık ve resif görme şansınız olacak burada. Volkan her ne kadar en son 1968 yılında aktif hale geçmiş olsa da bölgenin sıcak ve fokurdayan suyu yanardağın işinin hala bitmediğini sürekli hatırlatıyor.


Sualtı Müzesi - Cancun, Meksika

Bu müze Bodrum Sualtı Müzesi gibi değil, cidden su altında. Jason deCaire Taylor tarafından yerleştirilen 400 adet birebir boyutlarda insan heykeli hem skuba dalışçıları hem de şnorkel ile dalanlar tarafından erişilebiliyor. Mekanın adı Cancun Underwater Museum. Bölgede bir de C58 adlı gemi batığı var. Her bir heykel üzerinde mercan yetişmesini sağlayacak bir malzemeden yapılmış. Müzenin amacı korunma altında olan doğal mekanlardan dalışçıları bir miktar uzak tutmak ve bu arada da yeni bir resif yaratmak.


The Neptune Memorial Reef ~  Miami, Florida

Eğer sualtı müzesi sizi kesmedi ise bu da sualtı mezarlığı. Miami'deki Neptune Memorial Reef (Neptün Mezar Resifi) hem bir sualtı mezarlığı hem de yeni oluşmakta olan bir mercan resifi. Ölen kişinin külleri çimento ile karıştırılıp kalıplandıktan sonra mezarlığa konuluyor.

 
Neptune Memorial Reef Dive - JohnVimeo.
Bonne Terre Madeni, Missouri

Rahatsız edici dalış mekanı olarak Neptune sualtı mezarlığı sizi kesmedi ise bir de terkedilmiş bir madende dalmayı deneyin! Bonne Terre Madeni 1961 yılında kapanmış ve madendeki herşey orada olduğu yerde terk edilmiş. Bugün dünyanın en büyük yeraltı tatlı su dalış mekanı olarak hizmet veren madende dalışçıların ışık getirmesi yasak ama tüm göl sualtından aydınlatılmış. Loş maden koridorları, terkedilmiş maden aletleri ile hem unutulmaz hem de azıcık rahatsız edici bir dalış deneyimi.


Subway Car ~ Atlantic City, NJ

Atlantic City Reef olarak bilinen dalış mekanında tank, römorkör, trol gemisi gibi ilginç "batıkların" yanında bir de elemanlar metro treni batırmışlar. Metro arabası gibi bir batık dünyada nadir olduğundan burası dalış için "eşsiz" bir deneyim sunuyor. Eğer New Jersey bir dalış noktası olarak aklınızın ucundan hiç geçmedi ise sırf bu ilginç dalış deneyimi için bir köşeye not edin.



Homestead Krateri ~ Midway, Utah

Homestead Kraterinde dalmak kaplıcada dalmak gibi bir deneyim. 32 derece su sıcaklığı ile 20 metre derinliğindeki kraterde, tabandaki yoğun balçık yüzünden dalışçıların en çok 16 metre derine inmeleri isteniyor. Kraterde deniz yaşamı yok.

Kaynak : Top 10 Unique Dives

Bonus : Çin'in Sualtı Kayıp Kenti

Aşağıdaki fotoğrafı fotoşop marifeti sanabilirsiniz ama değil. Çin'in Qiandao Gölü derinliklerindeki bu yapılar 1300lü yıllarda inşaa edilmiş ve 2001 yılında keşfedilmiş tarihi bir kentin kalıntıları. Qiandao bir baraj gölü. Yerel bir dalış şirketi bölgeye tur düzenliyor ve bu 26 ila 40 metre derinliğindeki eşsiz dalış mekanına ulaşımı sağlıyor. 


17 Nisan 2014 Perşembe

Uzak Asya'nın ilk MERS kurbanı Suudi Arabistan'dan Turk Havayolları ile uçmuş.

Türkiye'de bu haber ne kadar yankı buldu bilmem ama Malezya'nın Johor Bahru kentinde 54 yaşındaki bir Malezyalı MERS nedeni ile vefat etti. Batu Pahat kentinde ikamet eden şahıs Suudi Arabistan'da Umre'ye gittikten sonra Mart 29'da Malezya'ya dönmüş.

Haberin bizi yakından ilgilendiren kısmı ise Malezyalı virüs kurbanının Suudi Arabistan'dan İstanbul aktarmalı olarak Malezya'ya uçmuş olması. Türk Havayolları'nın TK93 ve TK60 sefer sayılı uçakları ile 29 Mart tarihinde Cidde - İstanbul - Kuala Lumpur rotasında uçan yolcuların hemen bir hastaneye gitmesi isteniyor.

Malezya medyasına göre MERS kurbanı şahıs 13 Nisan'da vefat etmiş. MERS-CoV ilk olarak Orta Doğuda 2012 yılında ortaya çıktı ve henüz kaynağı bilinmiyor. Bugüne kadar kayıtlara geçen 238 vakadan 92'si vefat etti. MERS Suudi Arabistan'da görüldüğü ve bu ülke Hac için gelen oldukça fazla sayıda ziyaretçi aldığı için Türkiye gibi Müslüman nüfusu ağırlıkta olan ülkelerin dikkatli olması gerekiyor. Müslüman ülkelerin yanında Orta Doğu'ya bol miktarda göçmen işçi gönderen Hindistan ve Filipinler gibi ülkeler de de MERS salgını tehlikesi var. Johor'da meydana gelen olaya paralel olarak da Birleşik Arap Emirlikler'inden dönen bir göçmen işçi ise Filipinlerde karantinaya alındı.

MERS-CoV Nedir?

MERS-CoV Middle East Respiratory Syndrome Coronavirus kelimelerinin kısaltması. Orta Doğu Solunum Sendromu Corona virüsü demek. Corona virüs insanlarda ve hayvanlarda solunum yollarını enfekte eden bir grup virüs. İnsanlarda korona virüsü soğuk algınlığının yüzde 10 ila yüzde 30’ nu oluşturuyor.



MERS-CoV virüsünün insandan insana bulaşma şansı düşük ama eğer virüs mutasyona uğrarsa bu tür bir salgın tehlikesi mevcut. Virüs hastada şiddetli solunum yolları hastalığı olarak kendini gösteriyor. MERS belirtileri arasında ateş, öksürük ve nefes darlığı yer alıyor.

Eğer son bir ay içerisinde Orta Doğu'dan dönmüş iseniz ve ateş, öksürük, nefes darlığı gibi şikayetleriniz varsa bir doktora görünün.


15 Nisan 2014 Salı

Kanlı Ay Tutulması

15 Nisan Türkiye saati ile 8:58'de dünyanın bir kısmı Kanlı Ay Tutulması adı verilen oldukça ender görülen bir doğa olayına şahit olacak. Ve aklınıza takılabilecek saçma bir soruya da peşinen cevap verelim "Kanlı ay tutulması dünyanın sonu anlamına gelmiyor". Korkacak birşey yok yani. Maalesef kanlı ay tutulmasını izleyebilecek yerler arasında Türkiye yer almıyor zira olay gerçekleşirken Türkiye'de gündüz olacak.

Muhtemelen vakti zamanında kanlı ay tutulmasının bir anda belirmesi insanlarda büyük paniğe yol açıyor, tam o sırada tesadüfen kötü bir halt yemekte olan bir kısım insanoğlu ise bunu uğrayacakları gazabın bir işareti sayıyordu. Ve yine muhtemelen kanlı ay tutulması yaşanırken yanlış zamanda ve yanlış yerde olan birçok zavallı ise hayatını kaybediyordu.

Günümüzde de hala bu tür işaret avcıları mevcut. 15 Nisan Kanlı ay tutulması önümüzdeki yaklaşık iki yıl içinde altışar ay ara ile gerçekleşecek 4 ay tutulmasının ilki olacak. NASA'ya göre 4 kanlı ay tutulmasının arka arkaya olması oldukça nadir rastlanan bir durum. 1600 - 1900 yılları arasında hiç kanlı ay tutulması olmamış mesela. Ama 21. yüzyılda bol miktarda olması bekleniyor. Çok satan kitapların yazarı ve televizyon vahiyi John Hagee ise 4 kanlı ay tutulmasının bizi bekleyen "sarsıcı" olayların habercisi olduğunu iddia ediyor.

Kanlı Ay Tutulması (Blood Moon), ayın dünyanın gölgesine tam girememesi nedeni ile kırmızı renkte
görülmesi olayı.
2014 ve 2015 yıllarında gerçekleşecek 4 kanlı ay tutulmasının dördü de Amerika Birleşik Devletlerinden görülebilecek.

Kanlı Ay Tutulması nedir?

Kanlı ay tutulması, ayın dünyanın gölgesine tam giremediği ve bu nedenle de tam kararmak yerine renginin kırmızıya çaldığı bir astronomik olay.

14 Nisan 2014 Pazartesi

Hamburg'da nerede kalınır?

Almanya'nın ikinci en büyük şehri olan Hamburg, Elbe Nehri üzerinde yerleşik ve Almanya'nın dünyaya açılan kapısı olarak bilinen etkin bir şehir. Avrupa'nın en önemli ticaret ve ulaşım merkezlerinden biri olan Hamburg aynı zamanda önemli bir medya ve endüstri merkezi.

Hamburg Almanya'nın en önemli turist merkezlerinden biri ve turizm şehrin ekonomisinde önemli bir yer tutuyor. Her yıl Almanya içinden ve dışından 4 milyon turisti kendine çeken şehirde tipik bir turist ziyareti şöyle: şehrin hükümet konağınını (city hall), St. Michaelis Kilisesini, eski depo bölgesi Speicherstadt ve liman kordonboyu Landungsbrücken gibi bölgeleri kapsayan bir tur. Tur otobüsleri bu bölgelere kesinlikle uğruyor. Hamburg dünyanın en büyük limanlarından birine sahip ve birçok turist limanı ve kanalda tekne turunu kapsayan turlara da ilgi gösteriyorlar. Turlar genelde Hamburg'un müzelerini de gezmenizi sağlıyorlar.

Bir de tabii Avrupa'nın en büyük Red Light District'i olan St. Pauli Meydanındaki Reeperbahn var. Kerhaneler, striptiz klüpleri, barlar ve gece klüpleri ile dolu olan bu mekan. Eğer bu tür kırmızı noktalı aktivitelerle işiniz yok ise sokak kafeleri ile dolu huzurlu Schanze mahallesi ya da barbeküsü ile meşhur Elbe Kıyısı size göre. Son olarak da Hamburg Hayvanat Bahçesi, Tierpark Hagenbeck, dünyanın en meşhur hayvanat bahçelerinden biri. Görmeden olmaz.

Peki Hamburg'da nerede kalınır? Biz burada tek tek Hamburg otelleri tavsiyesine girmeden turistlerin genellikle kalmayı tercih ettiği ve kalmak için ideal Hamburg semtlerini tanıtacağız.

Hamburg-Altstadt

Her belli başlı Almanya Şehri gibi Hamburg'un da bir eski şehir merkezi (Altstadt) var. Bu bölgenin merkezi ise Rathaus (Hükümet Konağı) ve önündeki geniş meydan. Bu meydana açılan sokaklar birçok tarihi bina ile süslü. Elbe Nehri kıyılarında meşhur Speicherstadt depoları var iken Elbe'den uzak tarafta ise alışveriş bölgesi Alsterarkaden var. Altstadt köprülerle, kanallarla, parklarla, tarihi binalarla ve sokak heykelleri ile süslü, yürüyerek gezmek için ideal bir mekan.

Bu bölgedeki Hamburg otelleri, otel fiyatları ve müşteri yorumları gibi detaylar için Hamburg Altstadt otelleri sayfasına bakabilirsiniz.

Hamburg Altstadt
Altona
Elbe Nehrini güneyine alarak uzanan Altona semti de Hamburg'un güzel bölgelerinden biri. Buranın en doğusunda, Altona-Altstadt semtinde şehrin bazı en güzel mimari eserleri var. Batı Ottensen ise Hamburg gece hayatının kalbinin attığı yerlerden biri. Buradaki Fabrik gibi hip klüpler oldukça popüler.

Bu bölgedeki Hamburg oteller, otel fiyatları ve müşteri yorumları gibi detaylar için Hamburg Altona otelleri sayfasına bakabilirsiniz.

Harvestehude ve Rotherbaum
Alster Gölünün batı yakasındaki Harvestehude, Hamburg'un en janti semtlerinden biri. Yüzyıllık villaların yoğunlukta olduğu bu yerleşim alanı, Hamburg Şehir merkezinin hemen kuzeyinde. Alster Gölü kıyısında uzanan Alstervorland ise jogging, yürüyüş ve bisiklet için ideal. Güneydeki Rotherbaum ise barları, kitapçıları, sanat evleri ve sinemaları ile capcanlı bir mekan. Hamburg Üniversitesinin kampüsü hemen yakınlarda olduğu için burada öğrenci popülasyonu ise oldukça fazla.

Harvestehude ve Rotherbaum semtlerindeki Hamburg otelleri, otel fiyatları ve müşteri yorumları gibi detaylar için Hamburg Harvestehude otelleri ve Hamburg Rotherbaum otelleri sayfasına bakabilirsiniz.

Harvestehude Hamburg
Harvestehude Hamburg
Saint Pauli

Hamburg gece hayatının merkezi Saint Pauli. Altona ve Neustadt arasındaki sokaklar barlarla ve gece klüpleri dolu. Reeperbahn, Hamburg'un meşhur red-light district'i. Her ne kadar gidilip görülebilecek bir yer olsa da kalmak için en güzel yerlerden değil kuşkusuz.Bu bölgedeki oteller için bakınız Hamburg Saint Pauli otelleri.
12 Nisan 2014 Cumartesi

Chicago'da nerede kalınır?

Amerika Birleşik Devletlerinin New York ve Los Angeles'tan sonra üçüncü büyük kenti olan Chicago, devasa Michigan Gölü kıyılarında kurulu, filmlere bol bol arka planı olan görkemli bir manzaraya sahip oldukça renkli ve canlı bir şehir. Görülmeye değer şehir merkezinin yanı sıra, gezilip görülecek müzeler, sanat galerileri, sosyal etkinlikler, güzel plajlar ve devasa yeşil alanlar vaadeden Chicago, bir hafta kalsanızda gezip bitiremeyeceğiniz bir şehir. 1837 yılında kurulan Şikago bugün Amerika'nın ve dünyanın önemli finans, iş, sanat, teknoloji, iletişim ve ulaşım merkezlerinden biri. Şehrin ana havalimanı olan O'Hare International Airport, dünyanın ikinci en işlek havalimanı ve şehir Amerika'nın önemli bir demiryolu ve otoban kavşağı.

Şikago her yıl Amerika'nın içinden ve dışından toplam 46 milyon ziyaretçi ağırlıyor. Özellikle kültür, sanat, sinema ve müzik açısından Chicago ziyaretçileri için oldukça doyurucu bir yer.

Şikago bu kadar önemli bir iş merkezi olunca her yıl çok büyük fuarlara ev sahipliği yapıyor. Şehirde kalacak bir sürü yer var. Bunların çoğu ya O'Hare Havaalanında ya da Şikago Downtown'da Loop ve Near North (Magnificent Mile) civarında.

Birçok turist için Chicago demek şehrin büyük merkezi demek. Chicago'da nerede kalınır sorusunun birçokları için cevabı Downtown Chicago. Burası Şikago'nun merkezi ve şehrin önemli miktarda gezilecek ve görülecek yeri de burada. Şikago bu merkezi bölge ile sınırlı değil ve diğer bölgelerde de bol bol gezilip görülecek yerler var. Ama eğer şehri gezmek istiyorsanız Downtown'da kalın.

Eğer Chicago'ya belli bir mekan ya da etkinlik için geldi iseniz oraya yakın ve muhtemelen de Dontown dışında kalmanız daha uygun olabilir. Şehrin hemen her yerinde iyi oteller ve ziyaretçilerin ilgisini çekecek yerler var. Ama yine de Şikago'nun ortalama turistin midesini kaldıracak birçok bölgesi var o nedenle oteli ayarlamadan, otelin bulunduğu yeri ve otelin misafir profilini otel ile ilgili müşteri yorumlarından kontrol edin.

Ucuz Chicago otelleri genelde the Loop bölgesinden oldukça uzaktalar. Yine de ucuz otel arıyorsanız şehir merkezi dışında ve CTA tren hatlarına yakın otelleri tercih edin. Böylece şehir merkezine kolayca ulaşabilirsiniz.

Şikago'da otel kiralarken şehrin bayağı geniş olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Aşağıdaki Chicago haritası, birazdan bahsedeceğimiz semtlerin birbirlerine olan konumu hakkında sizi bir fikir sahibi yapacaktır.

Chicago haritası ve semtleri
Şikago haritası ve semtleri. Daha ayrıntılı bir harita için burayı tıklayın.
Downtown Chicago (The Loop, Near North, Near South)

Şikago'nun en yüksek gökdelenlerini ve şehrin en güzel binalarını barındıran The Loop Chicago'nun merkezi. Eğer daha önce Şikago'yu görmedi iseniz burası gideceğiniz ilk bölge olmalı. Burası aynı zamanda şehrin iş merkezi. Fakat turistler için asıl önemli olan The Dark Night ya da Transformers 3 gibi filmlerde bol bol arka plan olan binalar, nehir, köprüler, Millennium Park, Grand Parktaki festivaller, Art Institute, Sear Towers (bunun tepesinden Chicago manzarası), renkli Chicago gece hayatı, vs. demek.

Şikago'nun alışveriş ve yaşam merkezi Near North, The Loop'un hemen kuzeyinde mağazalar, restoranlar, lüks Chicago otelleri ile dolu bir semt. Near North deyince akla ilk gelen Michigan Avenue ve buranın kalburüstü şeridi olan Magnificent Mile.

Near South Museum Campus, Adler Planetarium, Field Museum of Natural History, John G. Shedd Aquarium, Prairie Avenue ve Printer's Row gibi Şikago'nun ünlü turist atraksiyonlarına ev sahipliği yapan The Loop'un hemen güneyindeki semt. Şikago merkezde kalan turistlerin çoğu Loop ve Near North'ta kaldığından burası otel bölgesi değil. Burası yerine Loop'ta Grand Park'a yakın bir otelde kalmak sizi buradaki Museum Campus ve McCormick Place gibi yerlere yakın kılacaktır.

The Loop her ne kadar şehrin en pahalı emlak fiyatlarına sahip olsa da buradaki oteller, Near North'taki otellere göre ucuzlar zira The Loop geceleri ıssızlaşan bir yer. Near North şehrin turistler için en popüler mekanı ve Şikago'ya gelen hemen her turist buradaki otellerden birinde kaldığından fiyatlar pahalı. Eğer özellikle Şikago'da lüks bir otelde kalmak istiyorsanız, kalmak için adres kesinlikle Near North.

Downtown Chicago otelleri, en son otel fiyatları ve müşteri yorumları gibi ayrıntılar için Chicago Loop Otelleri ve Chicago Near North Otelleri sayfalarına bakabilirsiniz.

Downtown Chicago, gece manzarası
Downtown Chicago, gece manzarası

North Side (Lakeview, Boystown, Lincoln Park, Old Town)
Şikago'nun kalburüstü mahallelerine ve bir çok sinema ve tiyatrosuna ev sahipliği yapan North Side Lakeview, Boystown, Lincoln Park ve Old Town'dan oluşuyor. Lakeview Chicago gece hayatının merkezi. Buradaki Boystown Amerika'nın en büyük ve renkli gay ve lezbiyen yaşam merkezi. Lakeview kalmak için fena bir yer değil ve Near North'un yapay alışveriş merkezi görünümüne göre daha şehirimsi bir bölge. Fakat burası pek aileye hitap eden bir bölge değil ve eğer çocuklu bir aile iseniz burada kalmasanız daha iyi.

Lincoln Park ve Lincoln Park Zoo ise güzel ve görülmeye değer bir bölge. North Avenue Beach ise Şikago'nun en popüler plajlarından biri.

Bu bölgelerdeki oteller için Chicago Lake View Otelleri ve Chicago North Avanue Beach Otelleri sayfalarına bakabilirsiniz.

Chicago Lincoln Park
South Side (Hyde Park, Bronzeville, Bridgeport-Chinatown, Chatham-South Shore)

Chicago Hyde Park, Şikago'nun en meşhur mahallelerinden biri. University of Chicago'nun da bulunduğu bu güzel bölgede kalmayacaksanız eğer burayı mutlaka ziyaret edin. Bronzeville ya da Black Metropolis ise şehirdeki Afro-Amerikan kültürün merkezi. Burada aynı zamanda Şikago'nun bazı en ucuz otellerini bulabilirsiniz ama şehir merkezine uzaklık ve toplu taşıma olanaklarının sınırlılığı nedeniyle oda fiyatından kısayım derken taksiye servet ayırmanız gerekebilir.

Şikago'nun otantik Çin Mahallesi (Chinatown) ise Amerika'daki en büyük üçüncü büyük Çin Mahallesi ve büyük bir Kanton ve Tayvan kökenli Çinli nüfusa sahip. Oldukça düşük bütçe ile seyahat ediyor iseniz Chinatown otellerine bakabilirsiniz. Yakınlardaki Bridgeport ise otel açısından daha kalburüstü.

Chicago Chinatown
Chicago O'Hare Airport
Şikago'nun işlek O'Hare Havaalanı çevresinde birçok otel var. Bu otellerin çoğu CTA Blue Line Hattına yürüme mesafesinde ve buradan da şehrin merkezine yolculuk yarım saat. Ama yine de eğer Şikago'ya geliş nedeniniz havaalanı çevresinde bir iş ya da etkinlik değilse siz şehrin içinde kalmaya bakın.

10 Nisan 2014 Perşembe

Nejat İşler'in hastanede çekilen fotoğrafı

Geçtiğimiz Ocak ayında septik şok nedeni ile yoğun bakıma giren Nejat İşler, o günden beridir hastanede. İlk başta çoklu organ yetmezliği olan ama sonrasında yoğun bakımdan çıkmayı başaran ünlü oyuncunun bugün hastanede çekildiği iddia edilen ve gizli olarak çekilmiş görünen bir fotoğrafı yayınlandı.

Nejat İşler'in hastaneye yattıktan 84 gün sonra çekilen fotoğrafında ayakta ve sağlıklı olduğu görülürken oyuncunun sağ elindeki siyah eldiven de gözden kaçmadı. Şubat ayında Nejat İşler'in parmaklarının morardığına dair haberler çıkmıştı. Hatta o zaman "Nejat İşler'in parmakları morardı ve kesilecek"[1] iddiası ortaya atılmıştı. O zaman çıkan haberlerde ayrıca Nejat İşler'in yoğun bakımda uyanınca sinir krizi geçirdiği ve diyaliz makinesine bağlandığı iddia edilmişti.

Nejat İşler 17 Ocak'tan itibaren 3 hafta yoğun bakımda kalmıştı. Şu an İstanbul Amerikan Hastanesi'nde tedavi gören İşler'in fotoğrafını Posta Gazetesi'nden Ali Keser çekmiş. Nejat İşler fotoğrafta bir hasta bakıcı ile birlikte hızlı adımlarla koridorda yürürken görünüyor.



3 Nisan 2014 Perşembe

Toledo'da nerede kalınır?

İspanya'nın başkenti Madrid'in 70 kilometre güneyindeki Toledo, "3 Kültürün Şehri" olarak bilinen ve Hristiyan, Müslüman v Yahudi kültürlerinin bir arada barındığı tarihi ve çok güzel bir şehir. 84,000 nüfuslu şehrin Tagus Nehrine tepeden bakan tarihi şehir merkezi UNESCO Kültür Mirası Listesinde olan ve mutlaka gezilip görülmesi gereken bir yer. Burası aynı zamanda İspanya'nın en çok turist çeken yerlerinden biri.

Toledo M.Ö 192 yılında Toletum adlı bir Roma yerleşkesi imiş. Bu dönemden kalma Roma hipodromunun kalıntıları bugün hala ayakta. Roma'lılardan sonra şehre Vizigotlar, sonra Müslümanlar ve en sonunda da 1085 yılından itibaren hristiyan İspanya hakim olmuş. Kraliyet ailesinin Madrid'e taşındığı 1500lü yıllara kadar İspanya İmparatorluğunun başkenti olarak hizmet veren Toledo bu nedenle hala "İmparatorluk Şehri" olarak biliniyor.

Eğer Madrid'e gidiyorsanız buradan kalkan Toledo turlarına katılmaya bakın. Bu günübirlik turlar oldukça popüler ve aslında şehirde gördüğünüz turistlerin çoğu bu turlarla Toledo'ya geliyor.

Toledo'nun panaromasına hakim en ünlü iki binası olan Alcázar ve Katedral şehrin mutlaka gezilip görülmesi gereken iki yapısı. En tepede konuşlu Katedral, olduğundan daha heybetli görünen harika bir yapı. Raphael, Rubens, Goya, Titian, ve El Greco'nun başyapıtlarından The Disrobing of Christ gibi sanat eserlerine de ev sahipliği yapan Toledo Katedralinin girişi 8 Euro. Eski şehrin bitimindeki dikdörtgen Alcázar binası ise bir diğer turist atraksiyonu.

Toledo'da yapılacak en iyi şey ise ortaçağ tipi dar, arnavut kaldırımı sokaklarında kaybolmak. Toledo'nun tarihi merkezi zaten o kadar büyük değil ve yaya çok rahat gezilir. Ama bu labirentimsi sokaklarda, özellikle de geceleri kaybolmanız çok kolay o nedenle haritasız dışarı çıkmayın.

Toledo - Soldaki bina Alcázar sağdaki ise Katedral
Gün ağarırken Toledo - Soldaki bina Alcázar sağdaki ise Katedral
Toledo çoğu turistin kaldığı bir yer değil. Genelde Madrid'den günübirlik Toledo turları ile gelinen bir yer. Ama tabii ki bu küçük şehirde de kalacak oteller mevcut. Bir 16. yüzyıl sarayını mesken edinmiş Hilton Buenavista Toledo, 5-Yıldızlı lüks bir Toledo oteli arayanlar için ideal. Toledo'nun merkezinden bir 5 dakika araba mesafesinde. Toledo merkeze bedava servis otobüsü var ama bu pek sık işlemiyor. Taksi ile buradan merkez ise sadece 7 Euro kadar. Hilton Buenavista Toledo otelinin gecelik fiyatları 105 Eurodan başlıyor.

Toledo'ya tepeden bakan üks (4-yıldızlı) Parador de Toledo ise bir başka tavsiye. Büyük balkonundan manzarası, akşam yemeği ve büyük havuzu ile ön plana çıkan otelde gecelik fiyatlar 119 Eurodan başlıyor.

Parador de Toledo Oteli
Parador de Toledo Oteli harika bir Toledo manzarası sunuyor.
Eğer daha hesaplı ve hem de daha merkezi bir Toledo oteli arıyor iseniz bu kategorideki en iyi otellerden biri Toledo Katedralinden sadece 5 dakika yürüme mesafesinde bulunan 2 yıldızlı Hotel Santa Isabel. Gecelik oda fiyatlarının 42 Eurodan başladığı bu otel, 15. yüzyıldan kalma tarihi bir binada ve çatısındaki terasından muhteşem bir Toledo manzarası sunuyor.

Diğer Toledo otelleri, karşılaştırmalı otel fiyatları ve otel konuk değerlendirmeleri gibi ayrıntılı bilgiler için Toledo otelleri sayfasına bir göz atabilirsiniz.

1 Nisan 2014 Salı

Panpa ne demek?

En az kendi kadar gıcık kanka kelimesinin yandan yemişi olan panpa, kanka ile aynı anlamda kullanılan ve tahminen dilimize 90ların son on yılının sonunda giren bir kelime. Kanka biliyorsunuz "kan kardeşi" kelimelerinin mutasyona uğramış hali. Çok yakın arkadaşları için kullanılan bir kelime. Panpa ise bunun daha da mutasyona uğramış hali. Kanka ve panpa kelimeleri İngilizcedeki "bro" kelimesinin bir eşini Türkçe'de üretme gereksiniminden doğmuş olsa gerek.

Peki panpa kelimesi nasıl bu kadar yaygınlaştı ve öncelikle nereden çıktı? Panpa çok büyük ihtimalle 1997 - 1998 yılları civarında Cem Davran ve Hande Ataizi'nin oynadığı dönemin popüler dizisi Ruhsar ile hayatımıza girdi.  Cem Davran'ın canlandırdığı Mazhar karakteri iş arkadaşı ve aynı zamanda da komşusu olan elemana sık sık "panpa" diyerek bu kelimeyi hayatımıza soktu.

Panpa kelimesinin muhtemel evrim süreci şu :

kankardeş -> kanka -> qanqa  -> pampa

Bir de panpa'nın yatak arkadaşı, fuck buddy gibi bir anlamı olduğuna dair bir şehir efsanesi vardır. Panpa ile yurdumuzda kabaca "cinsi münasebet" anlamına gelen pompa ile ses benzerliğinden olsa gerek.

Konuyla alakasız ama bir de Panpa diye bir şirket var. Pancar Pazarlamadan türeme bu isim Kayseri Şeker Fabrikası ürünlerini pazarlayan bir şirket.